11 Temmuz 2010 Pazar

Zorda mı kaldın?Dondur Fink'i..!

Transferi lig bitmeden belli olmuştu.Sezon sonu geldiğinde Beşiktaş çifte kupayı almış.Dolayısıyla bir sonraki sezonda Şampiyonlar Ligi için kaliteli transferler bekliyordu taraftar.Ancak sezon devam ederken anlaşmaya varılan Fink'i herkes unutmuştu.Sessiz sedasız imzayı attı.Taraftarlar için tam bir kapalı kutuydu.İnönü'de Catania ile oynanan hazırlık maçında ilk kez görücüye çıktı.İki tek top,bir ayak dışı pasıyla taraf psikolojisininde etkisiyle olumlu düşünceye meyilli tribünlerden geçer not aldı.İlk resmi maçı olan Süper Kupa maçında iyi bir Alex markajı izledik.Ardından ligin ilk maçında sezonun ilk golünü attığında "uzun şut" hanesinede "iyi" notu düşülmüştü.Yani kısaca sezona fena başlamamıştı.

Beşiktaş ilk haftaları istediği gibi geçiremeyince fatura çıkanlar arasında Fink'te vardı.Birkaç haftalık kulübe macerasından sonra tekrar takımdaki yerini aldı.Beşiktaş'ın çıkışında ve seri galibiyetlerinde etkili rol oynadı.Zaten bundan sonra sezon sonuna kadar istikrarlı bir şekilde devam etti ve seneyi en iyi geçiren Beşiktaşlılar arasında gösterildi.Ki bana ve birçok Beşiktaşlıya göre Ernst'ten bile daha iyi bir sezon geçirmişti.F.Bahçe'ye attığı golle taraftarların gönlündeki yerinide özelleştirmişti.

Buna rağmen sezon bittiğinde forumlarda yapılan anket ve yazışmalarda gitmesi gerekenler arasında sürekli oda gösteriliyordu.Sebep olarak ise; çok düz olması,tekniğinin zayıf olması,ofans gücünün düşük olması vb. nedenler belirtiliyordu.Hatta çok sıradan bir oyuncu olduğu ve Türkiye'de onun gibi birçok orta saha bulunabileceğini söyleyenler bile vardı.

Gelelim işin aslına; evet Fink'in teknik kapasitesi çok iyi değildir,evet Fink stil itibariyle gözlere pek hitap etmez,evet Fink adam geçemez,dripling yapamaz ama Fink'in hücuma destek vermediği külliyen yalandır.Süper Lig'de hücuma en fazla destek veren,ofansif anlamda takımına en çok katkı yapan "önlibero" Fink'tir.Hayır Beşiktaş'ı fazla takip etmeyen,izlemeyen kişilerin bu "hücuma destek vermeme" yalanını anlarımda,sürekli izleyen adamlar bunu nasıl göremiyor anlayamıyorum.Hücuma destek vermek için çok iyi tekniğe sahip olmaya,çok iyi dripling yapmaya gerek yok.Bunu anlayamıyorlar bence.Fink'in hücuma yaptığı katkıların sırrı temposu,oyun ve taktik bilgisinde gizlidir.Onun memleketinden vereceğim örneği; Khedira'nın tekniğinin,driplinginin çok iyi olduğunu,stilinin göze çok hoş geldiğini söyleyebilecek birisi var mı?Peki Khedira'nın dünya kupasında Alman milli takımına ofansif anlamda yaptığı katkıyı söylemeye gerek var mı?İşte Fink'in Beşiktaş'taki rolüde Tunus asıllı hemşehrisi gibiydi.Yay üzerine yaptığı koşularla sırtı dönük aldığı toplar,rakip ceza sahasının kenarlarına dikine yaptığı koşular sonrası içeriye çevirdiği toplar -Ernst'te sık sık yapar bunu- ve rakipten seken ribaundları toplayıp atağı tazelemesi.Bu anlattığım varyasyonlarla Beşiktaş birçok pozisyona girmiştir sezon boyunca.Bu varyasyonları daha iyi anlayabilmeniz için örneklerle anlatayım;

Rakip ceza sahasına koşu yapması ve sırtı dönük top alması;

Wolfsburg deplasmanında penaltı beklenilen bir pozisyon vardı.Fink yine göbekten yaptığı koşuyla rakip penaltı noktasına yakın bir bölgede sırtı dönük topu almış ve rakibin şarjı nedeniyle dönememişti.İnönü'de 2-0'dan çevirilen Eskişehir maçında son gol olan Holosko'nun golünden önce rakip yaya koşu yaparak topla buluşmuş,rakibin müdahalesi sonucu yerde kalmış ve devamında gol gelmişti.

Rakip ceza sahası çizgilerine dikine,yani sağ ve sol kanat oyuncularının boşaltığı bölgelere koşu yaparak topla buluşması sonrası içeriye çevirdiği toplar;

Aklıma gelen ilk pozisyon Kayseri deplasmanında maçın hemen başında Tello'ya yaptığı asist.

Bu örnekler sadece anlatmak istediğimi daha iyi anlatabilmek adına verdiğim kısa örnekler.Fink bu ve bunun gibi varyasyonları sezon boyunca yaptı ve hücumada fazlasıyla destek verdi.

Ayrıca Fink'in tekniği abartıldığı kadar da kötü değildir.Zaman zaman attığı uzun ters toplar,içerde ki CSKA maçının hemen başında Tello'ya attığı müthiş ara pası-karşı karşıya kaçırmıştı Tello- ve Old Trafford'da yaptığı plase bu tezi fazlasıyla çürütüyor.

Markajı,top kapma becerisi ve fiziği sayesinde yaptığı defanfis katkıyı yazmaya gerek duymuyoruım bile.

Attığım mizahi ve ironik başlığa rağmen Schuster'in kararına saygı duyuyorum.Yazıda Schuster'in kararına değil Fink'i sıradan,vasat topçu yapanlara,yaptıklarını görmezden gelenlere,onun gibi TR'de çok futbolcu var diyenlere gelsin.Schuster tek önlibero oynatacak ve Ernst,Necip + Uğur ve Cumali varken kontenjanı Fink ile açmak istemiş.Necip için bir bakıma sevindim.Ama beleşe gelip bonservisine ve kendisine tarihi ücretler ödenen futbolculara inat sergilediği performans ve verdiği katkılardan dolayı Fink'e müteşekkirim,üzülmedim desem yalan olur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder